Günlerden 29 Temmuz 2014 Rize,Ayder ve Gürcistan,Batum’u gezdikten sonra 5.Günümüz de ise Macahel’e doğru yola koyulduk.
İnce su Yaylasından Gorgit yaylasınana doğru yaptığımız yürüyüş gerçekten harikaydı.Anıt ormanlar içindeki patika yürüyüşümüz 4-5 saat civarı sürdü.Gorgit yaylası hala katırlar ile ulaşımı sağlanan araç gitmeyen ve nadir bir şekilde eski halini koruyan yaylalardan bir tanesi.
Gorgit Yaylası’ndan sonra araçlarımıza binip Maral Köyü’nde küçük bir tur yaptık, Köyde Gürsitan-Türkiye Sınırında nöbet tutan Türk ve Gürcü askerlerini, kışın bölgede kalan hastalanan ve zorda kalan insanların Türkiye’ye gidemeyip vadi içinden Gürcistana gitmelerini ve Gürcistanın buna izin vermesini, Türkiyeden giden elektrik hatlarını, Gürcü olup da müslaman olanların Türkiye’yi diğerlerinin de Gürcistan’ı ve sınırın bu insanların evlerine göre şekillenmesini gibi , buna benzer bir çok bilgiyi aldık ve ardından Sevda ablanın yerine vardığımızda 300 yıllık dededen kalma her yeri mis gibi ahşap kokan konakta duş alıp kendimizi yatağa zor atmıştık.
Temmuzun sonuna doğru diğer illerde hava sıcaklığının yüksek olmasına rağmen biz ahşap evin bir kısmı taş olan odada battaniyelerin arasında kendimizden geçtik doğrusu.
Bir kaç saat uyumamıza rağmen temiz havanın sayesinde iyice dinlenmiştik.Manzarayı, konağı, etrafımızı hayran hayran izlerken bir de burnumuza mis gibi Karadeniz yemekleri, sobada pişirilmiş mısır ekmeği kokusuyla sabırsızlıkla sofraya oturmuş önümüze konan yemekleri yer yemez de , biraz çay ile Macahel hakkında yerel ağızlardan bilgi edindikten sonra tekrar yataklarımıza girmiştik.
Sabah ne Sevdanın yerinde kahvaltıya doyabildik ne de manzaraya.
Kahvaltıdan sonra istikamet Maral şelalesi, şelale Türkiye‘nin tek kırımdan dökülen en yüksek şelalesidir. 63 metrelik Maral Şelalesi’ni yukarıdan seyre doyamayıp dik patikayı inip çıkmayı göze alanlar ile birlikte şelalenin altında yüzme şansı da yakaladık.
Doğal güzellikler ile beraber orada tanıdığım tüm değerli insanları , beraber güle oynaya yürüyüş yaptığımız arkadaşları selamlıyorum.
Diğer Abonelerin Arasına Sende Katılabilirsin
Posta hesabına bir gün bir mail düşer. Okursun, bakarsın ve çok beğenirsin. İşte o mail sırt çantanı alıp bir yerlere gitmen ve seni harekete geçirmek için yeterli olabilir. Türkiye ve Yurt dışı gezi yazılarımızın mail adresinize gelmesini ister misiniz? Sadece e-posta adresinizi yazarak hemen abone olun! Gezgin İz sizi harekete geçirecek makaleleri mail adresinize göndersin ama reklam vs göndermesin.. :)